14 Ağustos 2012 Salı

Tarsus - Ashab-ı Kehf Mağarası Krokisi. Kuran ın tarifine göre, Ashab-ı Kehf e ait Mağara da Bulunması Lazım Gelen Şekiller

 Tarsus Ashab-ı Kehf Mağarası Krokisi :

“ Kuran’ın tarifine göre, Ashab-ı Kehf’e ait Mağara'da Bulunması Lazım Gelen Şekiller. 2 ”…

Not:

Ashab-ı Kehf Nerede ?-4 çalışmamız daha önce yayınlamıştık. Burada ise Hoca Efendinin Yaptırmış Olduğu Kroki Çalışmasını yazı ile tekrar sunuyoruz. Konu daha iyi anlaşılması amacı ile...


Emekli İmam hatip Abdurrezak Öz hocamız konunun daha iyi anlaşılması için, “Ashab-ı Kehf’e ait mağarada aranacak delil, ayetin tarifine uyup uymamasıdır. “ başlığında yayınlanan açıklamasının devamında,“ Kuran’ın tarifine göre, Ashab-ı Kehf’e ait Mağara Bulunması Lazım Gelen Şekiller.”  Üzerinde de durarak Fenni İlimlerle de gösterilen şekilleri desteklemesini ölçüm ile yaptığı geometrik ispatına da yer vererek olayın en yatkın olmasını geçtiğimiz hafta üzerinde durduğu, “ Kuran’ın tarifine göre, Ashab-ı Kehf’e ait Mağara Bulunması Lazım Gelen Şekiller. 2  “ olarak konumuza kaldığımız bölümden devam ediyoruz.



“ Yine okyanus ta:” BEHAT-I HA’Ş, yörüngede iki surettedir. Banat’ı na’şi- Kübra dır ki, kuzey kutup semtinde büyük ayı şeklinde yerleşmiş yedi yıldızdan ibarettir. Türkçede: Yediger- yedi kardeşler- denir…. Şeklinde geniş açıklama demirinin tarifi, mağaranın üst kısmında “ yedi kardeşler” denen yıldızlar görünecek şekilde kuzeye doğru eğik bir açıklık bulunduğunu göstermektedir. Böyle olmasaydı, güneş batıya eğildiği zaman içerine güneş ışınlarının, vuruş yerlerinde makaslama şekli meydana gelmezdi.

7.Şu halde: mağarada giriş yerinden başka, üst kısmında hava alacak ve sema boşluğu, iç kısımdan bakıldığı zaman görünebilecek bir açıklık, bulunması lazımdır.


8. bu (FECVE) denen, üstü açık bir yerin şarttır ki, ayete tarif edilen, TAKRİD yani: güneşin mağaraya vuruş şekli meydana gelebilsin. Buna göre: mağaraya, ikindi vakti ( güneş gruba başladığında), mağaraya giriş yeri ile FECVE nin üstündeki açık kısmında güneş girecek, giren bu iki güneş şua’sı makas şeklinde ( şemalarda görüldüğü gibi) kesişerek mağaranın içine vurmuş olacak.
Ayrıca, sabah güneş doğuşu ile mağaranın ağız kısmına vurduğu yerde ikindi vakti vurduğu yerin vuruş açısı alındığında da, makaslama şekli olmalıdır. Buda bir TAKRID şekli sayılır.
Mağaraya vuran güneşin ayrı ayrı iki yerden girdiğini gösteren ve FECVE ye dışarıdan bir giriş yeri olduğunu (VESİD) kelimesi göstermektedir. Şöyle ki: ( Kehf suresi. Ayet: 1 8’de )” ve onların köpekleri de ağızlarında, girişte, dirseklerini döşemiş haldedir.”



Bu kelime gösteriyor ki, FECVE adı verilen kısma ayrıca dışarıdan bir giriş kısmı var, köpek bu giriş kısmında ağzında dirseklerini yere döşemiş olarak bulunduğu bildiriliyor. Meşhur Muhit’i- okyanus.
VESİD’İ şöyle açıklar: (El Vesid) Se’id vezninde, ev önünde ve yöresine Avluyans denir. (Fina)’manasına. Ve kapın alt eşiğine denir. (Atina) nasına. Ve ağıl tarzından koyun ve keçi yatırmak için taştan yapılan (netute) ye denir ki, dağlarda yaptıklar mandıra olacaktır. Ve Vesid: Eshab-ı Kehf hazaratının iktifa ettikleri (Gizlendikleri) mağaranın ismidir…” ( Okyama cilt 1 sh: 709) diye açıklamaktadır.
İşte güneş ikindi vakitlerinde bu giriş yerinden içeriye biraz vuruyor. Bu sıradaki üsteki açık kısmında da biraz güneş ışını giriyor, sonra mağaranın üst kısmında giren güneş mağaranın yol ve mescid tarafına düşen kaya kısmından kaybolur. Bu arada mağaranın FECVE kısmı güneş almıyor. Dolayısıyla: Bu ayette bildirilen köpeğin durduğu yer, mağaranın FECVE adı verilen geniş kısmına ayrıca dışarıdan giriş kısmını olduğunu göstermektedir. “,


Hoca efendi konuyu birden fazla delile dayandırması, Ashab-ı Kehf yaranlarının gizlendiği Mağara’nın Ayet’in tarifi ile kalmadan, 1990 yılı başlarında yanına Harita Mühendisini alarak, Mağara üzerinden Fiziki ölçümde çalışmalar yapmışlardır. ( Hoca’mızın harita Mühendisine yaptırdığı mağaranın bulunduğu fiziki durumunu ve Güneşin doğuşu ve batışı arasında mağaraya nasıl şua gönderdiğinin geometrik olarak çizimini yaptırmış ve elimizde mevcuttur. )

Harita Mühendisinin Çizmiş olduğu Şekiller le ayetin ve Mağaranın uyum sağladığını ortaya koymuşlardır. Taki konu üzerine araştırmada bulunan ve bulunacak olanlara çok güzel bir çalışma örneği koymuşlardır.
İlim adamlarına yakışmayacak bir şekilde gayri ilmi olarak çalışmalarda bulunmamak için Abdurrezak Öz Hocamızı bu çalışmasından dolayı kendilerine teşekkürü bir borç bilirim.
İnşallah gelecek hafta Hoca Efendinin açıklaması sona erecek olması bu güzel açıklamalara mahrum kalacağımızı açıkça söyleyeyim. Kendisi ile aynı Şehirde yaşamamıza rağmen, Hoca’mız ile sık, sık görüşmemiz mümkün olmamaktadır.



Hocamız şuan itibari ile İleri yaşta olmasından dolayı fazla çalışma gösterememektedir. Uzun yıllar Merkezi Cami İmam hatipliği yaptığı gibi devamlı her Cuma haftalık Vaaz ve nasihatleri, her gün öğle namaz öncesi Fıkıh sohbeti, buna binaen de Davetlere iştirak etmesi ile yanımızda büyük bir değeri vardır. Emekli olarak evine dönmüş olsa da yine her fırsatı değerlendirerek hizmet yapmaktadır. Fakat sağlık yönü bozulmasından dolayı hoca efendinin geniş İlminden faydalanmamız mümkün olmamaktadır.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder